MATEMATİK KAFECİLERİN KLASİK SİSTEMCİLERDEN BAZI FARKLI YAKLAŞIMLARI ŞUNLARDIR:

1-Klasik sistem suçlu arar, biz çözüm arıyoruz.

2-Klasik sistem sorunları görür ve çizik plak gibi onlara takılır. Biz sorunların içindeki fırsatları görürüz. Klasik sistem öğrencileri bozar, harcar ve çöplüğe atar. Daha sonra bu çöplükten şikayetçi olur. Biz o çöplüğü ıslah eder ve hiçbir şey olmaz denen eski çöplükten enerji elde ederiz. Eski çöplüğü, içinde rengarenk çiçekler açan bahçelere çeviririz.

3-Klasik sitem insanları bozuk para gibi acımasızca harcarken ve tüketirken biz insanları dinler, anlar ve değerlendiririz. 

4-Klasik sistem insanların hep eksilerini ve eksiklerini görürken biz artılarını görürüz.

5-Onlar bu bardağın yarısı boş derken biz bu bardağın yarısı doludur bu da bardağın tamamen boş olmasından iyidir deriz.

6-Klasik sistem zeka türlerini ileri sürerek başarısızlıklarına kılıf bulma ve zeka türlerinin birbirinden farklı zeka mozaiğini parçalamaya çalışırken biz her zeka türü farklıdır ama aynı orkestranın bir parçasıdır. Zeka türlerini keskin çizgilerle birbirinden ayırmanın o muhteşem orkestranın akordunu bozmak, o farklı renk ve desenlere sahip mozaiği parçalamak olduğunun farkındalığı ile insanı tüm özellikleri ile ayrılmaz bir bütün olarak görürüz.

7-Klasik sistem kendi yanlışlarını öğrencilere yükleyip bu çocuklar anlattığım hiç bir şeyi anlamıyor derken biz o aptal yerine koyduğunuz çocuklarla en son model elektronik araçları, bilgisayarları ve interneti kullanmakta yarışmaya var mısınız? deriz.

8-Klasik sistem öğrencilerin o muhteşem zekalarını ezberle hapsedip bu çocuklar çok yeteneksiz derken biz ezberin hapsinde olan zekayı bir kurtaralım da o zaman konuşun bakalım deriz.

9-Klasik adam “Bizden adam olmaz der.” Biz de konuşacaksan kendi adına konuş ve “Benden” diye başla bizi bu işe karıştırma deriz.

10-Klasik sistem yaratıcının harika özelliklerle yaratığı ve muhteşem programlar yüklediği insan denen o süper bilgisayara virüslerin istilasına uğratıp “Bundan artık bir şey olamaz.” deyip çöpe atar. Biz ise o bilgisayarı alır, virüs taramasından geçirir “Haydi aslanım sen bir harikasın, artık tüm virüslerin temizlendi. Şimdi yeteneklerini gösterme zamanı, haydi seni göreyim.” deriz.

11-Klasik sistem eğitim mutfağında yapılan öğretim yemeklerinin yenmemesinden dolayı öğrencileri suçlu bulurken biz sakın yemekler bozuk, aşçılar beceriksiz olmasın deriz.

12-Klasik sistem diplomayı alıncaya kadar dişini sık der, biz öğrenme beşikten mezara deriz. Klasik sistem aman bir an önce emekli olayım da kenara çekileyim derken biz emekli ol ama deneyimlerini de bu toplumla da paylaş. Paylaş ki arkadan gelen genç meslektaşların aynı hataları yapmasın deriz.

13-Klasik sistem bıktım artık gel teskere gel diye emekliliği beklerken biz yoruldum ama yerime bayrağı teslim alacak gençler bulmalıyım deriz.

14-Klasik sistem bir yerlere gelmek için amcalar, dayılar ararken biz bir yerlere gelmek için projeler, buluşlar ararız.

15-Klasik sistem her yeniliğe dudak büküp gülerken “Biz son gülen iyi güler.” diye gülmemizi biraz erteleriz.

16-Klasik sistem Türkiye'de nerelere gelebiliriz derken biz Dünya'da nerelere gelebiliriz diye düşünürüz.

Necip GÜVEN 

Matematik Kafe