Anne Baba Eğitimi / Çocuğun “adı” yok ki
Psk.Dr. Yaşar Kuru

- Sizin adınız olsun…
• Biliyorum…bu paylaşımı okursa beni hatırlar.
- Akrabamızdan birinin eşi olan hanımefendi, evlendikten çok sonraları bir anısını paylaşmıştı bizimle, aile meclisimizde.
- “ Henüz bekardım…Bir delikanlı benimle yakından tanışmak istediğinde ısrar etti.
- Bana bir kafeteryada randevu verdi.
- Centilmenlik gereği, ilgili adrese benden önce gitmiş ve masaya kurulmuş.
- Selam verip yanına oturdum..hal hatırdan sonra delikanlı, garsonu masamıza çağırdı ve şöyle seslendi:
- “Bize iki çay…”
- Elini bile sıkmadan…masaya elimi vurarak: “Bana müsaade” deyip, arkama bakmadan ayrıldım…

• Farkında mısınız bilmiyorum;
- Eşinizle; çocuklarınızı ilgilendiren bir konuda tartışıyorsunuz…çocukların haberi yok.
- Eşinizle; çocuklarınızın okul seçimi hakkında küsüşüyorsunuz…çocukların haberi yok.
- Eşinizle; çocuklarınızın “gelecekleri” hakkında kavga ediyorsunuz…çocukların haberi yok.
- Bu bir.

• Hala oralı değilsiniz ama;
- Yeni ev arıyorsunuz…çocukların haberi yok.
- Evin koltukları, eşyaları yenileniyor…çocukların gaberi yok.
- Perdeler değişiyor, pencereler pimapen oluyor, camlar ses geçirmezleşiyor…çocukların haberi yok.
- Mutfak malzemeleri, kap-kacak…bir bir yenileniyor…kızın haberi yok.
- Baba, kendi işyerine yatırım planlıyor…oğlanın haberi yok.
- Bu iki.

• Çocuklarla koşuyorum:
- Evi kaça tuttunuz…haberi yok.
- Kızım, ekmeğin fiyatı kaç kuruş…haberi yok.
- Evladım; geçen ay size kaç lira doğalgaz faturası geldi…haberi yok.
- Aylık su faturası ne kadar…haberi yok.
- Babanın maaşı kaç lira…haberi yok.
- Peki, değirmenin suyu nereden geliyor…haberi yok.
- Bu da üç.

• Buna benzer manzara karşısında, bazıları hemen, çocukları, gençleri ayıplar:
- “Zamane çocukları hocam…” der geçer.
• Bence; çocukların tallahi de suçu yok.
- Müneccim misin…hayır. Ama, eminim.

• Çünkü:
- Çocukları 7 yaşına basan her anne ve her baba:
- Evlerindeki kibrit çöpünün bile hesabını çocuklarına vermedikçe,
- Evlerinde, yaşantılarında eşyalarında, işyerlerinde…yapacakları “her türlü” değişiklik, tadilat…hatta, badana-boyanın rengi konusunda bile; çocuklarının fikrini sormadıkça,
- Çocukların, evlerindeki uçan kuştan bile haberleri olmadıkça…çocukların “zamaneliği” hep sürecektir.

- Ebeveynler bunu;
- Velev ki henüz çocukların aklı yetmemiş olsun, onların dediğini bu nedenle yapmama gibi durum da olsa ortada, danışmalı, fikirlerini almalı, görüşlerini çocukları ile paylaşmalıdır.

• “ İş mi şimdi hocam…sekiz yaşında çocuk, daha koltuğun üzerinde oturmasını beceremiyor…ben ona hangisini alalım, diyecekmişim…”
- Bu durumu ben değil, çocuk da biliyor ki…aklı yetmediği konuda, siz bilirsiniz diyecek.
- Oysa siz bu tür tavır ve davranışı sergilerken, onlara verdiğiniz değeri göstereceksiniz…
- Vay be…bizi “adam” yerine koyuyorlar artık, diyecekler içlerinden…
- Bu evde biz de varmışız diye düşünecekler…

• Siz ne mi kazanmış olacaksınız:
- Bu şekilde size aidiyetleri perçinlenen çocuklarınız;
- Yarın, evden kovsanız gitmezler…
- Sizin değerlerinizi paylaşırlar…dünya görüşünüzü benimserler…nasihatlerinizi, öğütlerinizi tutulmaya değer bulurlar…
- Yetmez mi…

anne baba eğitimi ana sayfa

yazarın diğer makaleleri