Üstad'ın basın açıklamaları!
Necip Güven
1- BÖYLESİ AZ GÖRÜLÜYOR: BİR SINIF ÖĞRETMENİ, YAZDIĞI KİTABI BASTIRABİLMEK İÇİN BANKADAN KREDİ ÇEKTİ !
ESKİŞEHİR (İHA) – Eskişehir’de bir öğretmen, bankadan kredi alarak, kendi yazdığı matematik kitabından bin adet bastırdı. Ziya Gökalp İlköğretim Okulu’nda görev yapan sınıf öğretmeni Necip Güven (49), yılların tecrübesiyle matematik dersini herkese daha çok sevdirmek için 2 yıllık yoğun bir çalışmayla “Matematikle Barışıyorum” adlı kitap yazdı. Kitabı bastırabilmek için bir bankadan 2.5 milyar lira kredi çeken Güven, matematiğin şifresini çözdüğünü söyledi. Kitabının dağıtımını kendisi yapan Necip Güven, matematiğin hala bir çok kimsenin kabusu olduğunu belirterek, “Öğretmenlik hayatımın ilk yıllarında, insanların matematik dersine karşı niçin soğuk davrandıklarını hep merak ediyordum. Daha sonraki yıllarda taşlar yavaş yavaş yerine oturdukça, insanların neden matematikten nefret ettiklerini daha iyi anlamaya başladım. Yıllardır bu konu üzerinde yaptığım çalışmaların sonucunda çok ilginç ip uçlarına ulaştım” dedi.
Güven, matematiği çok zeki öğrencilerin başarabileceği tezinin yanlış olduğunu vurgulayarak, “Yıllardır yaptığım araştırma ve uygulamalar sonucunda, problemin matematik dersi ve öğrencilerden kaynaklanmadığı gerçeğiyle yüz yüze geldim. Toplumumuzda matematiğin sevilmemesinin ve bu dersteki başarısızlığın iki sebebi var: Birincisi, matematik korkusunun küçüklerin beyinlerine onların büyükleri tarafından nakşedilmesidir. İnternet ortamında ortaya çıkan bir virüs, o ağdaki anti virüs programı olmayan tüm bilgisayarlara kolayca bulaşmaktadır. Maalesef büyük bir çoğunluk, matematikte olduğu gibi, bu virüslerle nasıl mücadele edileceğini bilmediği için bilgisayar programları iflas etmektedir. İkinci sebep ise, büyüklerin kendi yanlışlarını düzeltmeden çocuklara ve gençlere yardım etmeye kalkışmalarıdır” diye konuştu.
Herkesin matematiği öğrenebileceğinin altını çizen Güven, birkaç yayınevinin kendisine uzun süreler vermesinden dolayı kendi gayretiyle çıkardığı “Matematikle Barışıyorum” adlı kitabının öğrencilere faydalı olacağına inandığını kaydetti.
Eğitimci-Yazar Necip Güven’in 8 bölümden oluşan kitabında,matematik dersinde uygulanan ilkeler, başarıyı engelleyen tuzaklar ve gençlere tavsiyeler yer alıyor.
KAYNAK: NetHaber.com
2 - - MATEMATİK KORKUSUNA SON !
BİLECİK (İHA) - Bilecik'in Bozüyük İlçesi'nde eğitimci-yazar Necip Güven, insanlardaki matematik korkusuna son vermek için "Matematikle Barışıyorumadlı bir kitap yayınladı.
20 yıldan fazla sınıf öğretmenliği yapan Necip Güven, tecrübelerini biraraya getirerek hazırladığı kitabında, matematik korkusunun sebeplerini ortaya koyuyor.
Ailede ve okulda yapılan hatalar ile daha sonra öğrencilerin yaptığı yanlışlar sebebiyle matematik korkusunun oluştuğuna dikkat çeken Güven, bunun doğru sistem ve doğru düşünceyle kolaycaaşılabileceğini savunuyor.
Güven, Artık Türkiye'de matematik korkusu kalmamalı. Bu korkudan kurtulmamız için yeterli kaynağımız var. Artık matematikle barışalım, kucaklaşalım dedi.
Matematik korkusunun sosyal bir mesele olduğunu ifade eden Güven, kitabını evvela anne ve babaların, sonra eğitimcilerin, daha sonra da öğrencilerin okuması gerektiğini belirtti. Güven, matematik korkusunu çocukların anne ve babalarından öğrendiklerini, onların da kendi ebeveynlerinden miras aldığını anlattı.
Çocukların korkulu rüyası haline gelen çarpım tablosu üzerinde bir düzenleme yaptığını belirten Güven, Çarpım tablosunu çocuklara sevdirmek için tekerlemeler ekledim. Bu tekerlemelerle çocuklar çarpım tablosunu severek çalışıyorlar.
Tekerlemeli çarpım tablosu mesajlar da veriyor. Mesela 9 kere 2, 18, matematiği severiz,4 kere 4, 16, çok faydalı kahvaltı, gibi tekerlemeler, çocukların bu sözleri duyarak olumlu düşünmesine sebep oluyor. Mevcut çarpım tablosu yanlış düzenlendiği için çocuklar bunu öğrenmekte güçlük çekiyor. Çarpım tablosunun katlamaya dayanması gerekir diye konuştu.
KAYNAK: mynet.com/matematik-korkusuna-son-110100153657
3- MATEMATİĞİ SEVDİRMEK İÇİN STAND AÇTI!
Eskişehir'de, matematiği sevdirmek maksadıyla 2 günlük stant açan eğitimci-yazar Necip Güven, Türk milletinin, Avrupalı ve Amerikalı matematikçilerin bile çözemeyeceği geçim denkleminin içinden çıkabilme başarısını gösterdiğini söyledi."Matematikle Barışıyorum" adlı kitap yazan, "Süper Çocuklar" adlı şarkı ve "Silkiniş Türküsü" besteleyen Eskişehir Mimar Sinan İlköğretim Okulu'nda görevli sınıf öğretmeni Necip Güven, Hamamyolu Caddesi üzerinde stant açıp eserlerini tanıttı. Standında kitabını satışa çıkarıp, şarkı ve türkülerini dinleten Güven, tekerlemeli çarpım tablosunu ve kitabıyla ilgili 2.5 yıl içinde gelen değerlendirme yazılarını da sergiledi."Matematikle Barışıyorum" adlı kitabıyla ilgili eleştirilere saygı duyduğunu ve Türk milletine matematiği öğretmek gibi bir ukalalık yapmadığını ifade eden Necip Güven, "Zaten Türk milleti, matematiği biliyor. Avrupalı ve Amerikalı matematikçiler, 380 YTL asgari ücretle ay sonunu getirmek gibi bir geçim denkleminin içinden çıkamaz. Ancak, Türk milleti bunu başarıyor. Ben bile öğretmen olduğum halde bu denklemi çözerken sıkıntılar yaşıyorum. Bu zeka işidir. Türk milleti o kadar zeki ki, bu problemi zorlanmadan çözüyor. Benim kitabım, toplumdaki önyargı, yanlış düşünce virüslerini anlatan bir anti-virüs kitabı. İnsanların matematikle ilgili düşünmesini engelleyen virüslerin temizlenmesi gerekiyor. Benim kitabımı okuyan insanlar, belki ileride benden daha iyi matematik projeleri üretebilir" dedi.Yeni bestelediği 'Sayı Treni' adlı şarkıyı da tanıtan Necip Güven, sene sonuna kadar projelerinin Türkiye'de kabul görmemesi halinde yurtdışına gitmeyi planladığını açıkladı. Sınıf öğretmeni Güven, "Projelerimin yurtdışında kabul görmeyeceğine dair en ufak bir şüphem yok. Ancak ben, projelerimin Türk imzası taşıması için direniyorum. Artçı şoklar devam edecek, projelerim sürecek" diye konuştu. Necip Güven'in yarın da açık olacak standı, vatandaşlardan ilgi gördü. Kaynak: İHA
KAYNAK haberler.com/eskisehir-matematigi-sevdirmek-icin-stant-acti-haber
4 - MATEMATİK KORKUSUNA SON !
ESKİŞEHİR (İHA) - Eskişehir'de eğitimci-yazar Necip Güven, insanlarda matematik korkusuna son vermek için stand açtı.
2 Eylül Caddesi Esnaf Sarayı önünde stand açan ve "Matematikle Barışıyorum" adlı kitabın da yazarı olan Ziya Gökalp İlköğretim Okulu öğretmenlerinden Necip Güven, bilmeyenlere çarpmanın pratik yolunu, paraları kullanarak uygulamalı şekilde öğretti. Daha önce de hazırladığı tekerlemeli çarpım tablosunu notere onaylatan Güven, "Çarpılmadan çarpma öğretimi, tabular yıkılıyor, çarpma öğretimi artık çocuk oyuncağı" sloganıyla açtığı standıyla, Eskişehirliler'den yoğun ilgi gördü. İnsanların günlük hayatlarında matematiği uyguladığını vurgulayan Necip Güven, "Matematik, sanıldığı gibi çok zor değil, basittir. Günlük hayatın içindedir. Ancak, okullarda bunun dışına çıkıyoruz. Yöntem değişince zor bir iş, kolay olabiliyor. Babamla, benim öğrencilik zamanımızda zor denilen matematik, halen öğrenmesi güç kabul ediliyor. Demek ki, biz matematikte bir adım ileriye gidememişiz. Artık uyuyan dev uyanacak" dedi.
Güven, Türkiye'nin yakın bir zamanda dünyayla matematikte yarışacağını savunarak, "Vatandaş olarak siz inandığınız an, bu iş olur. Ben yolunu göstereceğim, sizler o yolda ilerleyeceksiniz" diye konuştu.
Öğretmen Necip Güven, standının 2 gün açık kalacağını söyledi.
Eskişehir'de, matematiği sevdirmek maksadıyla 2 günlük stant açan eğitimci-yazar Necip Güven, Türk milletinin, Avrupalı ve Amerikalı matematikçilerin bile çözemeyeceği geçim denkleminin içinden çıkabilme başarısını gösterdiğini söyledi."Matematikle Barışıyorum" adlı kitap yazan, "Süper Çocuklar" adlı şarkı ve "Silkiniş Türküsü" besteleyen Eskişehir Mimar Sinan İlköğretim Okulu'nda görevli sınıf öğretmeni Necip Güven, Hamamyolu Caddesi üzerinde stant açıp eserlerini tanıttı. Standında kitabını satışa çıkarıp, şarkı ve türkülerini dinleten Güven, tekerlemeli çarpım tablosunu ve kitabıyla ilgili 2.5 yıl içinde gelen değerlendirme yazılarını da sergiledi."Matematikle Barışıyorum" adlı kitabıyla ilgili eleştirilere saygı duyduğunu ve Türk milletine matematiği öğretmek gibi bir ukalalık yapmadığını ifade eden Necip Güven, "Zaten Türk milleti, matematiği biliyor. Avrupalı ve Amerikalı matematikçiler, 380 YTL asgari ücretle ay sonunu getirmek gibi bir geçim denkleminin içinden çıkamaz. Ancak, Türk milleti bunu başarıyor. Ben bile öğretmen olduğum halde bu denklemi çözerken sıkıntılar yaşıyorum. Bu zeka işidir. Türk milleti o kadar zeki ki, bu problemi zorlanmadan çözüyor. Benim kitabım, toplumdaki önyargı, yanlış düşünce virüslerini anlatan bir anti-virüs kitabı. İnsanların matematikle ilgili düşünmesini engelleyen virüslerin temizlenmesi gerekiyor. Benim kitabımı okuyan insanlar, belki ileride benden daha iyi matematik projeleri üretebilir" dedi.Yeni bestelediği 'Sayı Treni' adlı şarkıyı da tanıtan Necip Güven, sene sonuna kadar projelerinin Türkiye'de kabul görmemesi halinde yurtdışına gitmeyi planladığını açıkladı. Sınıf öğretmeni Güven, "Projelerimin yurtdışında kabul görmeyeceğine dair en ufak bir şüphem yok. Ancak ben, projelerimin Türk imzası taşıması için direniyorum. Artçı şoklar devam edecek, projelerim sürecek" diye konuştu.Necip Güven'in yarın da açık olacak standı, vatandaşlardan ilgi gördü. Eskişehir İHA
KAYNAK: haberler.com/eskisehir-matematigi-sevdirmek-icin-stant-acti-haberi/
5-ÖĞRETMENİN EĞİTİM İSYANI !
Eğitimci-yazar Necip Güven, mevcut yapıyla matematik eğitiminde dünya ölçeğinde başarının mümkün olmadığını savunarak, "Halen çoğu dedem zamanından kalma yöntemlerle günü kurtarmaya çalıştığımız matematikle ilgili Türk toplumunda oluşan ön yargıları yıkmak için 9 şiddetinde artçı şoklara ihtiyaç var. Bu alanda en masum olanların çocuklarımız olduğuna kamuoyunu ikna edemezsem, kitabımı ve projelerimi yakacağım" dedi.
"Matematikle Barışıyorum" adlı kitabın yazarı olan, matematiği sevdirmek amacıyla "Süper Çocuklar" adlı şarkı da besteleyen Eskişehir Mimar Sinan İlköğretim Okulu'nda görevli sınıf öğretmeni Necip Güven, Türk toplumunda matematikle ilgili ön yargıları yıkmak ve yeniden yapılanmayı sağlamak gerektiğini belirterek, "Bunun için 9 şiddetinde artçı şoklara ihtiyaç var. Bu artçı şoklar bazıları için korkutucu gelse de, mevcut yapıyla matematik eğitiminde dünya ölçeğinde başarılı olmamız mümkün değildir.
Her yıl çeşitli vesilelerle yapılan sınavlar, her seferinde bu acı gerçeği yüzümüze çarpmaktadır. Her yıl yüzdesi artarak çığ gibi büyüyen başarısızlık sonuçları, biz büyükleri şoka sokmaktadır.
Güven, gerçeği öğrenmenin internet ortamında zor olmadığını vurgulayarak, şunları söyledi:
"Eğer şüpheniz ve gerçekle yüzleşme cesaretiniz varsa, başarılı gördüğünüz öğrenciler üzerinde bu araştırmayı yaptığınızda karşılaşacağınız acı gerçeği şimdiden haber vereyim. Tam bir fiyasko. Bu fiyaskonun baş aktörleri de, maalesef biz büyükleriz. Fakat 21. yüzyılın yanlış bir felsefesi, 'güçlü olan haklıdır' yüzünden, bu gerçekle yüzleşmekten kaçınıyoruz. Ama bu gerçekten daha fazla kaçamayız. Eğer kaçmaya devam edersek, bu gidişle ortada ne mutlu bir geleceğimiz, ne de geleceğimizin teminatı kendiyle barışık ve mutlu çocuklarımız kalacaktır. Söz veriyorum, kamuoyunu bu alanda en masum olanların çocuklarımız olduğuna ikna edemezsem, yazdığım kitabı, yapmakta olduğum araştırmaları ve hazırlamış olduğum projeleri halkın önünde yakıp, bir daha basın önüne de çıkmayacağım.
45 yıllık faal eğitim çalışmamın 25 yılı bu eğitim sistemi içinde öğretmen olarak geçti. Türk çocuklarının, biz büyüklerin hataları yüzünden yaşadığı mutsuzluklar içimi kanatıyor.
Kendim yazıp, bestelediğim ve bir süre sonra tanıtımını yapmayı planladığım 'Silkiniş Türküsü' projem yüzünden müzisyenlerle daha sık bir araya geliyorum.
Bir eğitimci olarak, o üretkenlikleri yüzünden onlardan (müzikçilerden) utanıyorum. O müzisyenler ki, topu topu 7 notayla binlerce parça üretirken, biz eğitimciler o kadar bol malzemenin içinde proje üretimi sıkıntısı yaşıyoruz. Halen çoğu dedem zamanından kalma yöntemlerle günü kurtarmaya çalışıyoruz. Sonuç olarak, ya biz de müzikçiler gibi güzel eserler üretiriz, ya da tükete tükete tükeniriz."
KAYNAK: memurlar.net ogretmenin-egitim-isyani
Bu habere yapılan tek YORUM: Bülent YILDIRIM
Değerli öğretmenimizin görüşlerine tamamen katılıyorum, endişelerini paylaşıyorum. Üniversite mezunuyum ama matematiksel düşünme yeteneğim neredeyse sıfır ya da ben öyle zannediyorum.
Çoğu zaman kendi zekamdan bile şüphe ediyorum.Tamam bir mühendis kadar matematiksel düşenme yeteneğim olmayabir ama bir üniversite mezunu olarak sıfır düzeyinde de matematiksel düşünme yeteneğim olmamalıydı.
Son olarak ülkemizde matematik öğretiminin uzmanlarca tartışılmasını istiyorum. Çünkü değerli öğretmenimizin dediği gibi matematik öğretiminde ülkemiz dünyanın çok gerisinde.
İspatı ÖSS'deki matematik sorularını cevaplandırma oranı,ispatı OKS'deki matematik sorularını cevaplandırma oranı.Öcü ders matematik yerini en sevilen ders matematiğe bırakmalıdır.
6 - MATEMATİĞİN TEMELLERİ ANA SINIFLARINDA ATILMALI!
Eğitimci-yazar Necip Güven, matematik öğretiminin temellerinin ana sınıfında atılmaya başlanması gerektiğini savundu.
Güven yaptığı açıklamada, öğrenmenin doğumla başlayıp, ölene kadar devam eden bir süreç olduğunu belirterek, "Yapılan araştırmalar, insanların hayatını yönlendiren bir çok alışkanlığın temelinin 0-5 yaş arasında atıldığını ortaya koydu. Üretici firmalar için müşteri denince hiç bir yaş sınırı yoktur. Reklamlarını yaparken, ürünlerinin hedef kitlesini tanımladıktan sonra reklamlarını bu profile göre dizayn etmektedirler. Örgün eğitim sistemlerinde ise, eğitim ve öğretimde plan ve programlar genellikle ilköğretim birinci sınıfa göre şekillendirilmektedir. Bu ise, öğretimde ileriki yıllarda telafisi zor sıkıntılara yol açmaktadır. Özellikle matematik öğretiminde kreş ve ana sınıfında çocuklara uygun programlar geliştirilmediği için öğretilecek bilgiler biriktirilmekte ve okula başlar başlamaz çocuklara bu bilgiler birden alışılageldik yöntemlerle yoğun şekilde öğretilmeye çalışılmaktadır. Bu, hem çocukları dersten uzaklaştırmakta, hem de anne ve babaları psikolojik olarak sıkıntıya sokmaktadır"dedi.
"Matematik öğretiminin temelleri, en geç ana sınıfında atılmaya başlanmalıdır" diyen Necip Güven, şunları söyledi:
"Bu temellerin, klasik öğretim sistemlerine göre atılmasının mümkün olmayacağı eleştirisi getirilebilir. Böyle bir eleştiri, mevcut sisteme göre doğru bir eleştiridir. Ancak, çocukların bulundukları yaşlar dikkate alınarak müzik ve Oyun temelli öğretim yöntemleri uygulandığında, bu yaştaki çocukların öğrenemeyeceği düşünülen bir çok bilgiyi tecrübelerime dayanarak daha verimli şekilde verilebileceğine inanıyorum. Bana bu fırsat verildiğinde, bu tezimin doğruluğunu her platformda ispat etmeye hazırım.
Tezimi bu kadar kendime güvenle savunmamın ana sebebi kişisel değil, bir sistem savunmasıdır. Günlük hayatta yaptığımız işleri kolaylaştırıp zorlaştıran da aslında yalnız becerilerimizin eksikliği değil, çoğunlukla kullandığımız sistemlerin güçlü ya da zayıf oluşudur. Çocukların korkularının pekişmediği bu ilk yıllarda yapacağımız çocuk psikolojisine uygun öğretim sistemleri ile korkuların oluşması önlenip, matematiği sevdirmek mümkün olabilir. Bu teze karşı bunun bu zamana kadar yapılamadığı ileri sürülebilir. Fakat bu, bundan sonra da yapılamayacağını göstermez. Günümüzden 40-50 yıl önceki mevcut sistemlerle yapılması imkansız ya da çok zor olan işler, yeni teknolojilerle daha kısa zamanda, daha az maddi imkanlarla ve daha kolay yapılmaktadır."
KAYNAK Eskişehir Yerel Gazeteler 01 Kasım 2007
7 - MATEMATİĞİ SEVMEK İÇİN MATEMATİKLE BARIŞIYORUM KİTABI
Eskişehir Mimar Sinan İlköğretim Okulundan emekli olan sınıf öğretmeni Necip Güven, öğrencilere matematiği sevdirmek için yazdığı "Matematikle Barışıyorum" kitabının 3. baskısını yayımlandı.
Güven, düzenlediği basın toplantısında, bazı öğretmenlerin kendisini "Matematik Don Kişot"una benzettiğini belirterek, matematik öğretme yolunda sıkıntılar çektiğini kaydetti.
Uzun bir süre evde matematiği sevdirmek için projeler ürettiğini anlatan Güven, şöyle konuştu:
"Özel bir dershanenin yöneticileri projelerime sahip çıktı. Kendilerine teşekkür ederim. Kitabımın 3. baskısını onların sayesinde yaptım. (Matematik zor bir derstir.) Bu ifadenin çok zararını gördük ve değiştirmek istiyoruz. Matematiğin atadan kalma yöntemlerle öğrenilmesi zordur. Matematik öğretmek için yeni yöntemler bulursak, kolay bir ders haline gelebilir. Çocuklar, öğretmenlerinin müzik, beden eğitimi ve resim dersleri yerine matematik dersi yaptırdığı için matematikten nefret ediyor. Bu yöntemle Türkiye’nin matematikte ne kadar zarar ettiği ortada."
Güven, matematiği öğretmek ve çocuklara sevdirmek için bir ekip kurmak istediğini belirterek, matematiğe gönül vermiş insanlardan yardım beklediğini bildirdi.
Türkiye’nin matematik ve fen başarısında dibe vurduğunu iddia eden Güven, "Matematik ve fende Türkiye’yi başarılı yapmak istiyorum. Bir ekiple Türkiye’de matematikteki karmaşıklığı çözeriz. Kendimi matematiğin Fatih Terim’i olarak görüyorum. Ancak, bütün problemleri tek başıma çözemem" dedi.
KAYNAK: milliyet.com.tr/egitim/matematigi-sevmek-icin-matematikle-barisiyorum-kitabi-886746
8 - MATEMATİĞİ KABUS OLMAKTAN ÇIKARDI !
Matematiği sevdiren adam olarak bilinen eğitimci-yazar Necip Güven, şimdi de çocuklara gölge oyunuyla matematik öğretecek.
Emekli öğretmen Necip Güven, "Ana sınıflarına matematiği 5 oyun ve müzikle öğreteceğiz. 'Karagöz çarpım tablosunu ezbersiz öğreniyor' sloganıyla miniklere matematiği sevdireceğiz. Ana sınıfı çocuklarına hiçbir zorlama olmadan birden yüze kadar birer birer, onar onar ve geri geri saymaları şarkı ve oyunlarla öğretilecek. Çarpım tablosu oyun içine serpiştirilecek. Bu proje için Karagöz ustası Emin Şenyer ile iş birliği yapacağız. Şu an projenin masraflarını karşılayacak bir sponsor arıyoruz" dedi.
Projenin çocuk şarkıları ve müzik boyutunu müzik öğretmeni Gökhan Şen ile yürüteceklerini ifade eden Güven, "Matematik ve motivasyon şarkılarına ana sınıfı seviyesinden başlayarak basamak basamak 5. sınıf seviyesinde bitireceğiz. Matematik 1. kademe çalışmalarımız bitince orta okul matematik öğretmenlerimizden Melike Kocaman hocamızın çalışmalarına ağırlık vereceğiz" diye konuştu.
2000' li yılların başından itibaren zamanının çoğunu araştırma ve proje üretmeye hasrettiğini söyleyen Necip Güven, "Bugünden itibaren siyasiler gibi makosenlerimizi giyip halkımızın ve öğrencilerimizin arasına gireceğiz. Projelerimizi başta anneler olmak üzere toplumun her kesimine uygulamalı olarak anlatacağız. Bu işin annelerin desteği olmadan gerçekleşme şansının olmadığını ısrarla vurgulayacağız" dedi.
Eskişehir'de ikamet eden, Bozüyük Yeşilçukurca köyü doğumlu emekli öğretmen Necip Güven'in 3. baskısı yapılan "Matematikle Barışıyorum" adlı kitabı ve baskıya hazır "Pratik Yöntemlerle Çarpma Öğretimi ve Dört İşlem" adlı kitabı bulunuyor.
KAYNAK: yenisafak.com/amphtml/yerel/matematigi-kabus-olmaktan-cikardi
9- EĞİTİMCİ - YAZAR GÜVEN'DEN EĞİTİMDE EZBER YÖNTEMİNE KANSER BENZETMESİ !
ESKİŞEHİR (İHA) - Eğitimci-yazar Necip Güven, Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) ve Seviye Belirleme Sınavı'nda (SBS) çok sayıda öğrencinin sıfır puan almasını, kansere benzettiği ezbere dayalı eğitim yöntemine bağlayarak, Eğitimde ezber ekenler, ÖSS ve SBS'de sıfır biçer. Bu kansere çocuklarımızın çoğunu kurban verdik, hiç olmazsa torunlarımızı kurtaralım" dedi.
Güven yaptığı açıklamada, ezbere hayır ilkesini benimseyerek çalışmalarını sürdürdüğünü belirterek, hala eğitim alanında yanlışta ısrar edildiğini öne sürdü. Çarpım tablosu ezberinin çok zor olduğunu, ezbersiz ve daha kolay öğretim yollarının da olduğunu ifade eden Necip Güven, internette paylaşılan bir video görüntüsünde öğretmenin tahtaya çıkarıp çarpım tablosunu ezbere okutmaya çalıştığı öğrencisinin düştüğü acziyet karşısında şoke olduğunu söyledi. Sözkonusu öğretmenin çarpım tablosu katliamı yaptığını savunan eğitimci-yazar Güven, Çarpım tablosunu ezbersiz şekilde öğretmesi gereken öğretmenimiz, öğrencisine çarpım tablosunu ezberletmeye çalışarak, onu psikolojik olarak katlediyor. Bu durumu protesto ediyor ve kınıyorum.
Her yıl SBS ve ÖSS’de sıfır puan alanları gördükçe, çok üzülüyoruz. Ama bana göre, eğitim kurumlarımızda hala ezberci öğretimde direnenler oldukça, sıfır çekmeler de sürecektir. Çünkü, eğitimde ezber ekenler SBS ve ÖSS’de sıfır biçer diye konuştu.
Necip Güven, toplumun her kesimine sirayet etmiş, bilhassa matematiğin ve çarpım Tablosunun beyne bir kanser gibi yerleşmiş olan ezber uruna Etkili ve Pratik Yöntemlerle Çarpma Öğretimi kitapçığıyla ilk neşteri vurduklarını kaydederek, şunları söyledi:
Operasyon uyguladığımız ve bu amansız hastalığın pençesine düşmüş hastalardan aldığımız ilk sonuçlar, operasyonun çok başarılı geçtiğini ve hastalarımızın süratle iyileşmekte olduğunu gösteriyor. Bu konuda şüphesi olanları operasyon uyguladığımız şimdi sağlıklarına kavuşmuş eski hastalarımızla görüştürebilir, hala da şüphesi olanlara yöntemlerimizi kamuoyu ve istedikleri sayıda noterin huzurunda uygulayıp ispat etmeye hazır olduğumuzu bildiririz. Ezbere, tüm sınavlarda sıfır çekmeye hayır. Bu sonuçlar çocuklarımızın değil, eğitimimizin karnesidir. Bu kansere çocuklarımızın çoğunu kurban verdik, hiç olmazsa torunlarımızı bari kurtaralım.
10- MATEMATİĞİ SEVDİREN ADAM BİLECİKTE !
Kolay çarpım tablosu çalışmalarıyla tanınan eğitimci-yazar Necip Güven, Türk milletinin çok zeki olduğunu söyledi.
BİLECİK (İHA) - Kolay çarpım tablosu çalışmalarıyla tanınan eğitimci-yazar Necip Güven, Türk milletinin çok zeki olduğunu söyledi.
Güven, "Matematik yalnız bir öğrenci sorunu değil toplumsal bir sorundur. O halde çözümü de toplumsal olmalıdır diyerek ilk kitabımı yazdım. 2004 yılından bu yana Matematikle Barışıyorum adlı kitabıma yapılan değerlendirmeler bu tespitimin ne kadar yerinde olduğunu ortaya koydu. Toplumumuzun her kesiminden aldığım geri bildirimler Türk insanının aslında çok zeki olduğunu ve matematikle barışmasının mümkün olduğunu ortaya koydu" dedi.
Güven, ilk kitapta yaptığı matematik konusundaki teşhisini geliştirerek tedavi ve operasyon aşamasına geldiğini, 2. kitabında matematikten soğutan ezber yöntemini çöpe attığını, çarpım tablosunu ve bölmeyi yeni ve basit yöntemlerle öğrenmenin yollarını sunduğu "Etkili Ve Pratik Yöntemlerle Çarpma Öğretimi Ve Dört İşlem" adlı kitabını tanıttı. "İstediğimiz kadar çabalayalım, istediğimiz kadar kaynak harcayalım, Annelerin desteğini almayan hiçbir projenin en ufak bir başarı şansı yoktur" diyen Necip, Güven, "Tamamen anneleri merkez alan ve ilkokul mezunu annelerin dahi kolaylıkla faydalanabileceği , ana sınıfından 5. sınıfa kadar annelerin en zorlandığı konularda onlara kılavuz olacak "Çocuğuma Matematiği Oyunla Öğretiyorum" adlı 3. kitabımın startını vermiş bulunuyorum. Bu çalışmalarda annelerin tam desteğini sağladığımızda tüm dünyaya Türk çocuklarını ve gençlerinin neler başarmaya muktedir olduğunu göstereceğiz" diye konuştu.
3. kitabıyla anne ve çocuk arasındaki matematik işkencesini matematik eğlencesine dönüştüreceğini iddia eden Güven, "3. kitabımda matematiğin nasıl öğretilebileceğini anlatacağım ve ana sınıfından 5. sınıfa kadar olan matematik öğreniminde matematiği şarkı oyun ve eğlenceli uygulamalarla birlikte öğreteceğim" dedi.
KAYNAK:http://haberciniz.biz/matematigi-sevdiren-adam-bilecik 21 Ağustos 2009
11 - MATEMATİK ÖĞRETİMİNDE ANADOLU AÇILIMI !
Kütahya'ya gelen Eğitimci_yazar, emekli sınıf öğretmeni Necip GÜVEN, ünlü Türk büyükleri Mimar Sinan, Yunus Emre, Mevlana ve Nasrettin Hoca'yı model alarak oluşturduğu ''Anadolu Açılımı'' projesiyle çocukların ve gençlerin matematiği kolay öğrenmesini hedefliyor.
Emekli sınıf öğretmeni Necip Güven (54), 1999 yılında yapılan uluslararası matematik seviye belirleme sınavlarına Türkiye de dahil olmak üzere 38 ülkeden öğrencilerin katıldığını anımsattı. Bu sınavda matematikteki genel başarı sıralamasında 31'inci olan Türkiye'nin; Singapur, Güney Kore, Tayvan, Hong Kong ve Japonya gibi Uzak Doğu ülkelerinin çok gerisinde kaldığını belirten Güven, OECD'nin 2000'den bu yana 3 yılda bir OECD ülkeleri ve diğer katılımcı ülkelerde Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) uygulamaları yürüttüğünü anlattı. Güven, 2006'da Türkiye'nin katılımcı 57 ülke arasında fende 44'üncü, matematikte 37'inci, okumada 43'üncü olarak OECD ülkeleri arasında sondan ikinci sırada yer aldığını söyledi.
Türkiye'nin matematik başarısının OECD ülkeleri ortalamasının altında olduğuna dikkati çeken Güven, ''Ülkemizde eğitimdeki başarı düzeyini belirleyen en kapsamlı sınavlardan biri ÖSS'dir. 2007'deki ÖSS verilerine bakıldığında matematik alanında sıfır puan alanların sayısının önceki yıla göre 27 binlerden 47 binlere çıktığı görülmektedir'' dedi.
Güven, Türkiye'deki matematik başarısızlığının mazeretlerle açıklanamayacağını ifade ederek, ''Mazeretlere sığınıp mevcut durumu kabul ederek sineye çekmek yerine tüm mazeretleri ortadan kaldırmak için çözümlere odaklanmak gerektiğini'' bildirdi.
Necip Güven, daha önceki yıllarda öğrencilere matematiği sevdirmek için şiir ve deneme kitapları yazıp şarkı bestelediğini hatırlattı.
''Kolay matematik öğretimi'' konusunda son 10 yıldır yürüttüğü çalışmaları ''Anadolu Açılımı'' adıyla insanlara sunma aşamasına geldiğini anlatan Güven, bu projesinde anneleri önemli bir faktör olarak belirlediğini söyledi. Güven, eğitimcilerle öğrenciler arasında annelerin köprü görevi yapacağına işaret ederek, ''Anneler ilk öğretmenlerimizdir ve sorunlarda en çok acı çeken kitledir. Matematik dahil tüm eğitim ve öğretim sorunlarının çözümünde annelerin içinde yer almadığı çözümlerin başarıya ulaşma şansı yoktur. Bu sorunların bürokratik sistem içinde de çözülme şansı yoktur. Matematik sorunu ancak çözüme odaklanmış, toplumun her kesiminden gönüllü bireylerin yer aldığı takım çalışmaları sonucu çözülebilir. Tüm tarafların çözüm içinde etkin rol almadığı çalışmalarsa çocuklarımız, anneler ve eğitimciler arasında gidip gelen bir pinpon topuna döner" diye konuştu.
Güven, ''Anadolu Açılımı'' projesinde Mimar Sinan, Mevlana, Yunus Emre ve Nasrettin Hoca'nın yaşam felsefelerini baz alarak, onların başarıya ulaşmadaki inanç, kararlılık ve azimlerine dikkati çekmeye çalıştığını bildirdi.
Mimar Sinan'ın sürekli kendisini geliştirerek ustalık dönemi eserlerini 70 yaşından sonra ortaya koyduğunu belirten Güven, Türkiye'de insanların 50-60 yaşlarında emekli edilerek en verimli dönemlerinde sistem dışında kaldığını savundu. Edirne'deki Selimiye Camii'nin, Mimar Sinan'ın yaşamındaki zirvesi olduğunu dile getiren Güven, başarılı olmak isteyen her insanın kendisine böyle hedefler koyması gerektiğini bildirdi.
Yunus Emre'nin, ''Gelin tanış olalım, işi kolay kılalım, sevelim sevilelim, dünya kimseye kalmaz'' sözünü hatırlatan Güven, matematik eğitimcilerinin öğrencilerin işini kolay kılması halinde başarı merdivenlerinin tırmanılacağını anlattı.
12- MİNİKLER ÇARPIM TABLOSUNU KARAGÖZ İLE ÖĞRENECEK!
Matematiği sevdiren adam olarak bilinen eğitimci-yazar Necip Güven, şimdi de çocuklara gölge oyunuyla matematik öğretecek.
Emekli öğretmen Necip Güven, "Ana sınıflarına matematiği 5 oyun ve müzikle öğreteceğiz. 'Karagöz çarpım tablosunu ezbersiz öğreniyor' sloganıyla miniklere matematiği sevdireceğiz. Ana sınıfı çocuklarına hiçbir zorlama olmadan birden yüze kadar birer birer, onar onar ve geri geri saymaları şarkı ve oyunlarla öğretilecek. Çarpım tablosu oyun içine serpiştirilecek. Bu proje için Karagöz ustası Emin Şenyer ile iş birliği yapacağız. Şu an projenin masraflarını karşılayacak bir sponsor arıyoruz" dedi.
Projenin çocuk şarkıları ve müzik boyutunu müzik öğretmeni Gökhan Şen ile yürüteceklerini ifade eden Güven, "Matematik ve motivasyon şarkılarına ana sınıfı seviyesinden başlayarak basamak basamak 5. sınıf seviyesinde bitireceğiz. Matematik 1. kademe çalışmalarımız bitince orta okul matematik öğretmenlerimizden Melike Kocaman hocamızın çalışmalarına ağırlık vereceğiz" diye konuştu.
2000' li yılların başından itibaren zamanının çoğunu araştırma ve proje üretmeye hasrettiğini söyleyen Necip Güven, "Bugünden itibaren siyasiler gibi makosenlerimizi giyip halkımızın ve öğrencilerimizin arasına gireceğiz. Projelerimizi başta anneler olmak üzere toplumun her kesimine uygulamalı olarak anlatacağız. Bu işin annelerin desteği olmadan gerçekleşme şansının olmadığını ısrarla vurgulayacağız" dedi.
Eskişehir'de ikamet eden, Bozüyük Yeşilçukurca köyü doğumlu emekli öğretmen Necip Güven'in 3. baskısı yapılan "Matematikle Barışıyorum" adlı kitabı ve baskıya hazır "Pratik Yöntemlerle Çarpma Öğretimi ve Dört İşlem" adlı kitabı bulunuyor.
Kaynak: 19 Ekim 2011
13- EĞİTİMCİ YAZAR GÜVEN, PROJELERİNDEN BAHSETTİ
Matematiğe olan ilgisi hakkında gazetemize açıklamada bulunan Güven şu ifadeleri kullandı: “Matematik alanında beni en çok zorlayan konu matematikle ilgili öğretici veya motivasyon şarkıları yapmaktı. Çünkü müzik konusunda dinleyici olmaktan başka ilgim yoktu. Eğer basında yer alan bilimsel kaynaklı, araştırmaya dayanan haber ve yazılar olmasaydı bu alana hiç girmezdim. Zaten bu konudaki bir çok projemden ancak 3 tanesini müzik haline getirebildim.
Bundan sonra halen müzik haline getirmeyi düşündüğümüz matematik ve motivasyon şarkılarını eğitim konusunda bir çok şarkı yapmış olan ve bu işe benden daha ehil olan İstanbul’dan Gökhan Şen Hocama devretmiş bulunuyorum.
İkinci müjdemiz de geçen günlerde Bozüyük Belediye Başkanımız Ahmet Berberoğlu’na da uygulamalı olarak tanıttığımız “Çarpma ve Bölme Öğretiminde Satranç Yöntemi’’ çalışmasını Bozüyük, Bilecik ve diğer ilçelerimizde bu iş için görevlendireceğimiz bir ekiple tanıtacağız. Bu tanıtımların bir çoğunda ben yer almaya bilirim. Çünkü bir çok projemizi son rötuşlarını yaparak tamamlamayı düşünüyorum.
Üçüncü müjde 5-6 yıl önce tasarladığım ama yapılması için yardım beklediğim “Toplama, çıkarma, çarpma ve bölme işlemlerinin öğretiminde ezberi tamamen ortadan kaldıran ve 5 öğrencilerimizin 5 duyusuna hitap eden “Çok Amaçlı Matematik Masası’’ projesini uygulamada yaşanabilecek bazı sıkıntılardan dolayı daha da basitleştirerek ve ayrı ayrı “Ezbersiz Toplama Sistemi’’, “Ezbersiz Çıkarma Sistemi’’, “Ezbersiz Çarpma Sistemi’’ ve ‘’Ezbersiz Bölme Sistemi’’ başlıkları altında ayrı ayrı ve uygulamalı olarak basına ve halkımıza tanıtımını yapacağız.
Dördüncü müjdemiz ise Matematikte ve Eğitiminde tüm tabuları yıkacak varoşlara dönük güzel bir proje olan “Çaresizseniz ÇARE SİZSİNİZ, Ümitsizseniz ÜMİT SİZSİNİZ’’ başlıklı TOKİ’nin varoşlardaki mahallelerde binalara uyguladığı dönüşüm projelerinin bir benzerini eğitim alanında uygulamaya koyacağız. Bu proje ile başarısız insanların da eğer şifrelerini çözülürse başarılı olabileceğini ortaya koyacağız. Bu projeyi ilk önce öğrencilik hayatı başarısızlıklarla dolu veya kendini başarısız hisseden öğrencilerle birlikte uygulayacağız.
Bunun çok iddialı bir söylem olduğunu düşünenlere kısaca “Bizi izlemeye devam edin!’’ diyeceğim. Daha sonra da bu projeyi uygulayıp uygulama sonuçlarını kamuoyu ile paylaşacağız.
Bu konuda hala şüpheleriniz varsa sizlere parçalanmış Selçuklu Beyliklerini birleştirmek o koskoca beylikler dururken neden Söğüt civarına yerleşmiş olan Osman oğullarına nasip olduğunu sorarız.
İşte biz ekip olarak o ataların çocuklarıyız ve kısaca ‘’Dün Söğüt bugün Bozüyük ve Bilecik diyoruz.
Beşinci ve son olarak bu günleri düşünerek yaptığım ve 11 Kasım 2006’da basına tanıttığım , söz ve bestesi bana ait ‘’Silkiniş Türküsü’’ çalışmamı hiçbir maddi ve manevi karşılık beklemeden geleceğimizin teminatı Türkiye Cumhuriyeti gençlerine ve çocuklarına armağan ediyorum.
Bu parçanın manevi karşılığı kartalları tavuk kümeslerinden kurtararak matematikte ve eğitimde ‘’Kartalların Muhteşem Dönüşü’’ filmini dünya vizyonlarına koyarak yıllar önce imrenerek izlediğimiz Alman ve Japon mucizesinden daha muhteşemini dünyaya göstermek.
Bunun için başkanımız Bilge Kartal Basri Köseler Hocamla birlikte ‘’Çılgın Matematikçiler Birliği’’ olarak devletten ve hiçbir kuruluştan manevi destek dışında hiçbir beklentimiz yok.Çünkü 12 çileli ve acılı yılların bana verdiği en büyük ders ‘’Matematikte Ve Eğitimde Çözümün şifreleri biz çılgın matematikçilerde olmakla birlikte ‘’Çözümün Anahtarı’’nın annelerin elinde olduğu gerçeğidir. Anneler katkısı ve desteği olmadan yüzeysel çalışmaların dışında başarı şansımız hiç yok maalesef.
Bu basın açıklamamda da annelere çağrımı şu dörtlükle yenileyeceğim ve bu çağrı anneler bu işe el atıncaya kadar sürecek. Matematik alanında ürettiğimiz projeler tüm annelere ’’Bitti kabus, geldi ümit çağları./ Hep birlikte budayalım bağları./Ben,sen, o, güçsüzüz ama, /Biz olursak oynatırız dağları.
Benim gelişmemde en çok emeği geçen başta Dürdane ELHAN, Gökhan Veli KİŞİOĞLU, Müyesser SAKA, Basri KÖSELER olmak üzere tüm hocalarıma saygılar sunarım”
KAYNAK: bilecik11.com/egitimci-yazar-guven-projelerinden-bahsetti 31 Mart 2011