YETENEK SİZSİNİZ!
Bazıları gençlerimize bağırır,
Kafanız hiç basmıyor, yeteneksizsiniz,
Biz de deriz ki; ümitsiz olma gencim,
Geleceği yapacak gerçek yetenek, SİZSİNİZ!
Kelimelerde sihir vardır.
Ya yapar, ya da yıkar.
Ümitsiz görülen vakalardan,
Nice mucizeler çıkar.
Yetenekler bir güldür.
Açmak için baharı bekler.
Varsa soğuk, nisan da olsa.
Nasıl açsın çiçekler?
Sevgi öyle bir güçtür ki,
Tohumlara hayat verir.
Bir yerde varsa sevgi,
Her renk çiçek yeşerir.
Yetenek sizsiniz sözünü,
Kırk dört yaşında duydum.
Plan yapıp önüme,
Çılgın hedefler koydum.
Başarıda ŞİFRE ‘’ Sevdiğin işi yap!’’
Güzel oku hayatı, her olaydan hisse kap.
Seversen işini, beyin asla yorulmaz.
Sevilmeyen işlerden asla verim alınmaz.
NECİP GÜVEN 08 MAYIS 2011
EZBERLERİ BOZACAĞIZ!
Delikanlım kendini şöyle biraz toparla,
Bilgiyle süsle beynini, bir yıldız gibi parla.
Hiçbir maddi kaynak tutamaz senin yerini,
Sen de sarıl üretime göster hünerini.
Kılıçlar kalem oldu, artık savaş onunla,
Helva yapmak elinde, yağ, şeker ve unla.
Üretirsen varsın, boş nutuklar nafile,
Aşarsın tüm engelleri, azim, gayret ve ilimle.
Fildişi kulelerden efendiler bakacak,
Bu çılgın gençler, korkuları yıkacak.
Onların arasından, ne kartallar çıkacak,
Dünyanın tavukları, hayran hayran bakacak.
Keşfedecek kendini, alacak yalnız batının fennini,
Sonra azimle çalışarak, zirvelere çıkacak.
Türk insanına inanmayan, zavallılar bakacak,
Hazır ola geçip, ona selam çakacak.
Filiz Küçük (*)gibi şairler, ne destanlar yazacak,
Öğretilen ezberleri, birer birer bozacak.
Önyargının köküne şimşek gibi çakacak,
Toplumdaki korkuları, cayır cayır yakacak.
NECİP GÜVEN 28 EYLÜL 2009
PRANGALAR SÖKÜLSÜN, GENÇLER KURTULSUN!
Prangalar sökülsün, gençler kurtulsun,
Kartalları hapseden kümeslerin hepsi,
Parçalayın gitsin, tek tek yıkılsın.
Gördüğümüz bu kabus sona ersin,
Söyleyin tüm mehterler Fetih Marşları çalsın!
Şairlerimiz Haydi Anadolu, kalk, kal desin,
Haydi gencim, semalarda yükselsin o gür sesin.
Yurdumun ovalarına mor sümbüllü baharlar gelsin,
Tellallar bağırsın Çılgın Kartallar geliyor desin.
Yasin cüzlü analar Kurandan dualar okusun,
Amin desin bu duaya yaşlı dedeler.
Edebali'nin Nasihati duvarlara asılsın,
Şölenler yapılsın, kurbanlar kesilsin.
Söğüt'te kuruyan çınarın tohumları Bilecik'e düştü,
Gerçek sandığın karabasanlar sadece bir düştü.
O beklenen Akıncılar sonunda geri döndü,
Bizden adam olmaz diyenlerin balonları bir, bir söndü.
Arif Nihat Asya Hocam, mezarında rahat uyusun,
Al bayraklı cengaverler zirvelere kurulsun.
Fildişi kulelere koca kilitler asılsın,
Yel değirmenlerini çeviren yeller kesilsin.
NECİP GÜVEN 17 NİSAN 2011
PRANGALAR SÖKÜLÜR!
Ümidini kaybetmezsen
Prangalar sökülür,
Türk’ün şanlı bayrağı
Gönderlere çekilir.
Zannetme ki aynı kalır,
Önyargılar yıkılır.
Önündeki zirvelere
Sabredersen çıkılır.
Türk’ü küçük görme sakın,
Onu sen tarihe sor.
Ümit olsun içinde kor,
Ezberciye hayatta zor.
Belki şimdi bir tohumsun,
Çatlayınca fidanı gör.
Bu milleti küçük gören,
O şarlatan, zavallı kör.
İçindeki o cevheri
Arif Nihat Asya gördü.
Bizden adam olmaz diyen
Tam anlamıyla bakar kördü.
Fetih Marşı neler diyor,
Satır satır iyi oku.
Al eline bilimi,
Onu ilmek ilmek doku.
Bak o zaman neler olur.
Çaresizler çare bulur.
O korktuğun karanlıklar,
Ancak ışıkla yok olur.
Etrafına bakma gencim,
O beklenen çözüm sensin.
Şöyle silkin bir bakalım,
Meydan gerçek yiğit görsün.
NECİP GÜVEN 20 Aralık 2008
TOPARLANIN GENÇLER, SEFERE ÇIKIYORUZ!
Matematikte çok gerilerdeyiz, çok.
Gençler artık Tik Tok, Mik Tok yok.
Ezberistan'a karşı sefere çıkıyoruz.
Ezberistan'ın tüm kalelerini yıkıyoruz.
Önümüzde Ata'mızın muasır medeniyetler hedefi.
Geriye dönmek yok, haydi ileri.
Ezberistan'ın tüm hapishaneleri boşalacak.
Ezberistan'da tutsak olan çocuklar kurtulacak.
Dün bin atlı akınlarda şendik.
Anadolu Kartalları olarak geri döndük.
İbrahim Demir Hocam kordinatları versin.
Hatice Nurseven Hocam zorlukları yensin.
Musa Yıldırım mühendisimiz uçakları uçursun.
Ezberistan'ın kaleleri bir bir vurulsun.
Mehterimiz zafer marşları çalsın.
Ezberistan komuta merkezi bombalansın.
Dün vardık, bu gün de varız.
Dallarımız budansa da daha gür çıkarız.
Anadolu Kartalları havalarda uçacak.
Ezberistan Çaylakları köşe bucak kaçacak.
Tarihte çok fetret devri gördük.
Hepsinde toparlanıp geri döndük.
Mimar Sinan, Yunus, Mevlana, Hoca,
Onları kuşanan sahip olur güce.
Otağımızı Matematik Kafe'ye kurduk.
Ekip ruhu ile daha güçlü olduk.
Sefer bizden, zafer ise Allah'tan.
Yüzümüzü kara çıkarma yüce Yaradan.
NECİP GÜVEN 24 AĞUSTOS 2021
BU ÇILGIN GENÇLER!
Konan büyük hedeflere,
Bu gençler saldıracak,
Asil, necip milleti,
Ayağa kaldıracak!
Gâh bir Sinan olup,
Projeler çizecek.
Ülkemizin adını,
Taaa en başa yazacak.
Konan büyük hedeflere,
Bu gençler saldıracak,
Asil, necip milleti,
Ayağa kaldıracak!
Gâh bir Mevlana olup
Işıkları yakacak.
Çözecek sorunları,
Ak alınla çıkacak.
Konan büyük hedeflere,
Bu gençler saldıracak,
Asil, necip milleti,
Ayağa kaldıracak!
Gâh bir Yunus olup
Sevgisiyle yanacak.
Onun suyundan içen,
Şükür edip kanacak.
Konan büyük hedeflere,
Bu gençler saldıracak,
Asil, necip milleti,
Ayağa kaldıracak!
Gâh bir Hoca olup
Çocukları güldürecek.
İkna edip onları,
Önyargıyı kaldıracak.
Konan büyük hedeflere,
Bu gençler saldıracak,
Asil, necip milleti,
Ayağa kaldıracak!
NECİP GÜVEN 24 EKİM 2011
İSTİSNALAR KAİDEYİ BOZAR MI?
Kim söylemiş bilinmez,
Duyduk duyalı yer etmiş beyinlere,
Kolay kolay silinmez;
Çünkü kazınmış zihinlere.
İstisnalar kaideyi bozmaz,
Başarı kitabında böyle yazmaz.
Aşmak için dağları çıkınca yola,
Önüne sayısız engel koyarlar,
Dur gitme derler; ver biraz mola,
Mazeret üstüne mazeret sayarlar.
İstisnalar kaideyi bozmaz,
Başarı kitabında böyle yazmaz.
Onları da aşıp zirvelere çıkarsın,
Konulan engelleri bir, bir yıkarsın,
Dönüpte arkana tekrar bakarsın,
O söz palavraymış anlarsın.
İstisnalar kaideyi bozmaz,
Başarı kitabında böyle yazmaz.
Zirvelerin yoluna çıkarsan bir gün,
Çıkacak yoluna, iyice düşün.
İnanırsan senin de kaderin olur ,
Bu yolculuk başlamadan son bulur.
Ben, sen, o, biz bozarız amma,
İstisnalar kaideyi bozmaz.
Böyle sözleri takma kafana,
Başarı kitabında böyle yazmaz.
NECİP GÜVEN 12 TEMMUZ 2008
RİSK ALMAMANIN BEDELİ RİSK ALMAKTAN DAHA BÜYÜK VE DAHA ACI VERİCİDİR!
İstisnalar kaideyi bozmaz sözü risk almaktan korkanların uydurduğu bir sözdür. Bu söze inandığınız sürece çaresizlik ve ümitsizlik kafesinden çıkamazsınız. Çalışmaktan zevk aldığınız bir alanda bu söze inanmadan bedeller ödeyerek risk almaya başlarsanız sonunda hedefinize ulaşırsınız. Bu sözleri hem çaresizlik kafesinde, hem de kafesten çıkmış biri olarak söylüyorum.Madem iki durumda da bedel ödeyeceğiz; neden bu bedel başarının bedeli olmasın!...
EĞİTİMCİ -- YAZAR NECİP GÜVEN
İSTİSNALAR KAİDEYİ BOZAR!(Müjde Apay)
İnsan yedisinde neyse yetmişinde de odur derler. Ardından da “İstisnalar kaideyi bozmaz lafı ile bu ilk önerme güçlendirilmeye çalışılır. Oysa toplu halde yapılacak bir “İstisnaların çokluğuna rağmen kaideyi bozmayız” itirafı daha doğru olabilirdi.
Şimdiki yetişkinlerin çocukluklarına, ya da şimdiki çocukların gelecekteki hallerine gitseydik eğer, şu istisnaların çokluğunu tespit edebilirdik.
Çocukken kurallara uymamakta direnenler ve kendi kurallarında diretenler, en iyi ihtimalle büyüdükçe toplumun dayattığı kurallara uymaya başlamış gibi görünseler de görünürde sadece bizi uyutanlardır mesela. Bu tip asi ruhlar azınlıktadır yine de. Gerçi çoğunun asiliği de inanmadıkları kurallar arasındaki boşluklardan yararlanıp küçük yaramazlıklar yapmak suretiyle arıza tip olarak etiketlenmekten başka işe yaramayacak kadar sönükleşmiştir. Kuralları sorgulayarak dünyayı değiştirme potansiyelleri, kendileri tarafından konulmamış kuralları kraldan kralcı davranarak koruma heveslisi yöneticilerin emri altında heba edilir.
Her sene badana yapmanıza sebep olan duvar boyayıcıların hepsi de büyüdüklerinde ressam olmuyorlar elbet. Boya kalemlerini ellerinden düşürmemek suretiyle yaratıcılıklarını konuşturan ufaklıkların, para kazandırmayan görsel sanatlara eğilimlerinin önü itinayla kesilir.
Meraklı olup da sürekli soru soranlar ise en kırılgan olanlar belki de… Çocukken ebeveynlerini, büyüdükçe öğretmenlerini her şeyin nedeni niçinini sorgulayarak bunaltanlardan oluşan bu grubun üyelerinin çoğunluğu nedense büyüdükçe sorularından vazgeçiyorlar yavaş yavaş. Ama neden? diye sorguladıkları için“Çünkü ben öyle diyorum!”diye sindirilenler.
Mühendisler ve bilim adamlarının düşük Eqlu olmaları yüzünden suçlayanlara karşı en ateşli savunucuları olmaya karar vermeyip de ne yapayım yani? Ya onlar sorularından vazgeçselerdi? Sorunları çözmek, eksikleri tamamlamak, gelişmek için sordukları doğru sorulara.
Doğru soruları sormaya başlayana kadar milyon yanlış veya zaten cevabı o zamanki toplumu oluşturanlar tarafından bilinen sorular sormuşlarsa ne olmuş yani? Hem cevabı zaten bilindiği düşünülen konuların daha doğru yeni cevapları da onları tekrar sorgulamaya cesaret edenler yüzü suyu hürmetine bulunmadı mı zaman içinde?
Sayı olarak çoğaldıkça çeşitliliğimiz de artacağına aksine azalıyorsa, gittikçe daha az soru sorar hale geldiysek, daha az yaratıcı olmaya başlamışsak eğer, bu işte bir yanlış var bence.
Kendimizi keşfetmek ve kendimiz olmak dürtümüzü körelten kolaylıklara teslim olup sürü haline mi dönmeye başladık yoksa? Tüm bunlara ayak diremek için geç mi kaldık acaba? Neden bu kadar çok şeyi sorgular ki insan? Sana ne çocuklara büyürken kaybettirdiklerimizden? Tekamül yolculuğunun çocuk ruhunun saflığına ihtiyacı olduğundan kime ne ya da bana ne. Soracağım, sorgulayacağım işte. Hem bunlar daha ne ki? Daha soracak çok sorum var.İstisnalar ve arıza tipler kaideyi bozar.
KAYNAK: derki.com/sifa/psikolojik/istisnalar-kaideyi-bozar