• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/groups/annebabaokulu
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905327001004
  • https://www.instagram.com/matematikkafe
TRANSLATE
DESTEK OL
ÜYELİK GİRİŞİ
REKLAM ALANI-1

MATEMATİK DÜNYASI
EĞLENCELİ MATEMATİK
OKUL BAŞARISI
PSİKOLOJİ
SİTE HARİTASI
ZİYARET BİLGİLERİ
Aktif Ziyaretçi11
Bugün Toplam639
Toplam Ziyaret2635346

"Dikkat Dağınıklığı" teşhisi genellikle doğru değildir

10/09/2022

matematikte dikkatini toplamak nedir

 

PARANIN "TURA" TARAFINI DA GÖRÜN
Psk.Dr. Yaşar Kuru

 

"Dikkat Dağınıklığı" teşhisi genellikle doğru değildir


* Ne dersiniz, sizce;

  • Okulda, çocuğunuza konulan, "Dikkat Dağınıklığı" teşhisi genellikle doğru "mudur"?

 

• Ömründe;

- Hayal kuramayan,
- Dalıp gidemeyen,
- “Dikkat dağınıklığı” yaşayamayan,
- Düşler aleminde kaybolamayan,
- Dalgınlıklar sergileyemeyen,

her çocuk ve yetişkin:

• Çünkü:

  • Her yetişkin insanın ve çocuğun, “önemli” TERAPİ araçlarından biri:
    “Hayal” kurabilmesidir.

 

• Hayal kurabilen çocuk ve yetişkin:

  • Bugününü programlayabilir,
    - Yarınını planlayabilir,
    - Geleceğini şekillendirebilir,
    - Ruhunu sıkan düşüncelerden kurtulabilir,
    - İçini daraltan olaylardan sıyrılabilir.

 

• Yetmez:

  • İçinde bulunduğu ailesinin,
    - Yaşadığı toplumunun,
    - Var olduğu dünyanın, günler sonrasını, “yıllar” ötesini, asırlar sonrasını:
    - Şekillendirebilir,
    - Yapılandırabilir,
    - Etkileyebilir.

 

• Zira:

  • Hayal kurmalar, dalıp gitmeler,
    - Düşler aleminde kaybolmalar olmasaydı, günümüzde insanlık alemi, hala ateşi bile bulamamış, böylece “ilkel” yaşamını bugün dahi sürdürüyor olacaktı…

 

• Ama ne yazık ki günümüzde:

  • “Denizde gemilerin mi battı”,
    - “Dalmışken bir balık da bana çıkar”,
    - “Ohooo, daha bu yaşta ne bu dalgınlık böyle”,
    - “Uyan da balığa çıkalım”…şeklindeki deyimlerle, hayal aleminden “mücevherler” toplamaya çalışan, ücretsiz, zahmetsiz “terapi” olmakla meşgul olan insanlar,
    - Bu “aleme” yabancı kalmış kimseler tarafından maalesef “engellenmektedirler”.

 

• Hadi, yetişkinler neyse ne…

  • Özellikle “ilkokul” dönemlerinde;
    - Eğitim dünyası ile,
    - Toplu arkadaş çevresi ile,
    - Yabancısı olduğu okul ve sınıf ortamıyla, yeni tanışan,
    - Daha önce hiç bilmediği bilgilerle,
    - Hiç görmediği insanlarla buluşan,
    - Böylesi atmosfere uzun süre de anlam veremeyen çocuk,

 

• Okul sırasına oturduğunda:

  • Öğretmeni ders anlatırken,
    - Dalıp dalıp gidiyorsa,
    - Pencereden dışarısını seyrediyor, tavana bakıp duruyorsa,
    - Dikkati dağınık olduğu için değil,
    - Aptal, geri zekalı olduğu içinse hiç değildir.

 

• Aksine:

  • Uzun da sürebilecek olan, bu yeni dünyayı anlamaya, kavramaya çalışıyordur,
    - Her gün, her hafta ve her ay karşılaştığı farklı durumlara, Hayalinde yer açmaya çalışıyordur.
    - Çok sevdiği ve evde bıraktığı “yenidoğan” kardeşini düşünüyordur,
    - Annesi harçlık vermeyi unutmuş, ona çözüm bulmaya çalışıyordur,
    - Sabahleyin annesi , babası ile kavga etmiş, onun etkisinde kalmıştır…

 

• Ama gel gör ki:

  • Sorun çözmeye çalışan bu çocuk,
    - Çıkış yolları aramakla meşgul olan bu çocuk,
    - Derdine dermen bulmaya çabalayan bu çocuk,
    - Zekasını kullanmaya çalışmakla “zeki” olduğunu ispatlamaya çalışan bu çocuk, ne öğretmeni ne de okul idaresi tarafından,”anlaşılamamakla” karşı karşıyadır.

 

• Teşhis belli:

  • “Dikkat dağınıklığı var bunda”.

 

• Oysa:

  • Hayal kuran bir kimse:
    - Uyumadığını,
    - Uyuşuk olmadığını,
    - Beyninin fokur fokur kaynadığını, anlatmaya çalışıyorken, nasıl olur da dikkati dağınık olarak damgalanabilir.

 

• Böyle bir çocuk ve yetişkin:

  • Bir süreliğine;
    - Kendisini, reel ortamdan soyutlayıp,
    - Kendisi dışındakiler için “muamma” olan bir alemde gezinerek, kısa bir zaman sonra gerçek yaşama dönecektir.
    - Bu durum sık sık olabilir, hayatının uzunca bir süresini işgal edebilir…
    - Anlaşılması gereken o ki; o denli büyük sorunlar yaşamaktadır.

 

• Hayatın keşmekeşleri arasında “bunalan” her insanın,

  • Olup bitene anlam vermekte zorlanan her çocuğun, tek “sığınağı” ve tek “terapi aracı:
    - Adına;
    - İster “dalgınlık” deyin,
    - İsterse “dikkat dağınıklığı” deyin; onun asıl adı:
    - “Hayal kurmaktır, “terapi” olmaktır, “tedavi” yolları aramaktır, çıkış yolu bulmaya çalışmaktır.

 

• Her “sağlıklı” ruh sahibinin,

- Her uyanık ve zeki çocuğun, yegane sığınağı ve kurtuluş aracı:
- Hayal kurmaktır, dalgınlıktır, dikkat dağıtmaktır.

Psk.Dr. Yaşar Kuru

 

Yazarın diğer makaleleri

 

Anne Baba Okulu

 


Üstün Zekâlı Çocuklar

 

Matematik Kafe

 

639 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın