Matematik Kafe'de her hafta bir gün''NECİP GÜVEN'DEN İLHAM VEREN ŞİİRLER!'' başlığı ile benim matematik ve eğitim konulu şiirlerim yayınlanacak.
Linkedin'de yer sorunu olduğu için şiirler için paylaşımım sonunda link vereceğim.
BİR ÇOK MATEMATİK VE EĞİTİM ŞİİRİ YAZDIM AMA HİÇBİRİ BENİM DEĞİL!
Şairliğim başlangıçı öğrencilik yıllarıma dayanır. O şiirler genellikle sevgilere yazılan aşk şiirleriydi. Bu yüzden bu şiirler tamamıyla bana ait şiirlerdi. Öğretmen olarak göreve başlayınca aşığın sazını asması gibi benim de şiirlerim kendi köşesine çekildi.
Matematikle Barışıyorum kitabımı yazıp medyada basın açıklamaları ve paylaşımlara başlayınca maddi ve manevi sıkıntılar yaşamaya başlayınca yiğitlerin kılıçların kuşandığı gibi ben de 25 yıl sonra şiirleri kuşanıp şiirlerle dertleşmeye başladım. Eğer matematik sevdasına düşmeseydim bu şiirlerin bir tanesini yazamazdım. Bu yüzden bu şiirleri ben yazmış olsam da benim şiirlerim değil, o şiirlere matematik sevdamın şiirlerim diyorum. Bu zamana kadar kaç şiir yazdığımı saymadığım için sayısını bilmiyorum.Kendi kendime, ''Necip Hoca, matematikle arkadaş oluncaya kadar matematik ve eğitimle ilgili kaç şiir yazdın. Sakın yazdığın şiirleri sahiplenme, bu şiirleri yazdım diye kibir yapma. Herhalde bu sevda olmasaydı bu şiirlerin bir tanesini bile yazamazdın.Öğretmenliğe başlayıp şiirden uzak kaldığın 25 yılda eğitim ve matematikle ilgili bir tane bile şiirin yok.'' diyorum. Bu güne kadar yazdığım şiirler herhalde 2-3 kitap olur.
Bu yüzden ilerde bu şiirleri kitap haline getirirsek, bu kitaplardan el edilen gelirden kendime hiç pay almayacağım.Bu şiir kitaplarından elde edilen tüm geliri ilerde kuracağımız sivil toplum vakfı ile Matematik Kafe arasında kardeş payı verilmek üzere onlara devredeceğim.
Matematikle Barışıyorum kitabımı 3. baskıdan sonra tekrar bastıramadım. Bu yüzden kitabımın word ve pdf versiyonunu Matematik Kafe'de ücretsiz paylaşıma açtım. İlerde yeni baskıları yapılırsa yalnız ondan kendime pay alacağım.
Bana bir haller oluyor dostlar,
Dilim artık susuyor.,
Yüreğim acı veren korları,
Yanardağlar gibi kusuyor.
Söz anlamaz oldu yüreğim.
Gözlerimle iş birliği yapıyor.
Daha sonra seller gibi akıyor,
Şiirleri gözyaşlarımla yıkıyor.
Sus konuşma, benim derdim var diyor.
Sığmıyorum içine, artık yerim dar diyor.
Yaz durmadan , bekleyenler var diyor.
Şiirlerin ekin üstü kar diyor.
Şiir yazdım diye şairlikle övünme.
Yazan benim, son boş yere sevinme.
Yeri gelir şiir nedir bilmezsin.
Ne serbeste ne vezne gelmezsin.
Sen işine bak ara sıra yazarsın.
Bulaşma bak şiire sonra onu bozarsın.
Şairlerin elinde kelimeler dans eder.
Uyan gelir , uymayanlar yerine gider.
Ben şairim diye ortalara çıkarsın
Pınar biter, sonra etrafına bakarsın.
Bırak şiir işi ustalara kalsın.
Sen bu işi amatörce yaparsın.
NECİP GÜVEN
SÖYLENECEK SÖZ ÇOK AMA !
Söylenecek söz çok ama
Şimdilik susuyorum.
Gençliğin hedefini
En zirveye asıyorum.
Bu hesaplar yanlış beyler,
Yer altından kaynak söyler.
Arapların var kaynağı,
Japonlar yerler kaymağı.
Söylenecek söz çok ama
Şimdilik susuyorum.
Gençliğin hedefini
En zirveye asıyorum.
Batı yapsın, onlar alsın.
Kopye çeksin, marka çalsın.
İşleri hep tıkırında,
Vur patlasın, çal oynasın!
Söylenecek söz çok ama
Şimdilik susuyorum.
Gençliğin hedefini,
En zirveye asıyorum.
Bu ne çelişki, bu ne tezat.
Tüm değerler haraç, mezat.
Su katarsın sütümüze,.
Küfredersin ölümüze.
Söylenecek söz çok ama
Şimdilik susuyorum.
Gençliğin hedefini,
En zirveye asıyorum.
Ufuklara bak arkadaş.
O gördüğün gerçek kartal.
Süren doldu, oyun bitti.
Kartal geldi, çaylak gitti.
Söylenecek söz çok ama
Şimdilik susuyorum.
Gençliğin hedefini,
En zirveye asıyorum.
NECİP GÜVEN 01 AĞUSTOS 2010
BARAJLAR PATLADI!
Barajlar patladı,
Akıyor, durmaz sular.
Rüyalar kâbus oldu,
Tutmaz oldu uykular.
Yunus yüklü bulutlar,
Yağmur olup yağacak.
Anadolu toprağından
Kartallar fışkıracak.
Mevlana’nın gözüyle
Bakan gözler gülecek.
Kış mevsimi bitecek ,
Yine bahar gelecek.
Sinan gibi projeyi,
Çılgın gençler yapacak.
Zirvelere yuva yapıp
Semalarda uçacak.
Zaman tünelinden,
Hoca tekrar gelecek.
Gerçek dolu nüktelerle
Önyargıyı silecek.
Kartalların rüzgârıyla
Kaleleri uçacak.
Sahte kurtarıcılar,
Deliklere kaçacak.
Türk Milleti büyüktür.
Yine büyük kalacak.
Öldük, bittik diyenler,
Yine hava alacak.
NECİP GÜVEN 16 Mart 2011
EZBERLERİ BOZACAĞIZ!
Delikanlım kendini şöyle biraz toparla.
Bilgiyle süsle beynini, bir yıldız gibi parla.
Hiçbir maddi kaynak tutamaz senin yerini.
Sen de sarıl üretime göster hünerini.
Kılıçlar kalem oldu, artık savaş onunla.
Helva yapmak elinde, yağ, şeker ve unla.
Üretirsen varsın, boş nutuklar nafile.
Aşarsın tüm engelleri, azim, gayret ve ilimle.
Fildişi kulelerden efendiler bakacak,
Bu çılgın gençler, korkuları yıkacak.
Onların arasından, ne kartallar çıkacak.
Dünyanın tavukları, hayran hayran bakacak.
Keşfedecek kendini, alacak yalnız batının fennini.
Sonra azimle çalışarak, zirvelere çıkacak.
Türk insanına inanmayan, zavallılar bakacak.
Hazır ola geçip, ona selam çakacak.
Filiz Küçük gibi şairler, ne destanlar yazacak,
Öğretilen ezberleri, birer birer bozacak.
Önyargının köküne şimşek gibi çakacak.
Toplumdaki korkuları, cayır cayır yakacak.
NECİP GÜVEN 28 EYLÜL 2009
HER GÜN ÇANAKKALE, HER YER ÇANAKKALE!
Çanakkale Zaferini 18 Martta,
Gururla kutluyoruz.
Sonra her şey bitmiş gibi,
Kenara çekiliyoruz.
Zannetme ki savaş bitti.
Savaşın şekli değişti.
Artık savaş meydanında,
Fikirler çarpışıyor.
Marka üreten milletler,
Refah içinde yaşıyor.
Belki diyebilirsin,
Ortalıkta düşman yok.
Çünkü taktikler değişti,
Meydanlarda piyon çok.
Zannetme ki savaş bitti,
Savaşın şekli değişti.
Artık savaş meydanında,
Fikirler çarpışıyor.
Marka üreten milletler,
Refah içinde yaşıyor.
İçimize attılar,
Tembellik virüsünü.
Çalışkanlar aptal oldu,
Düşün sen gerisini.
Zannetme ki savaş bitti,
Savaşın şekli değişti.
Artık savaş meydanında,
Fikirler çarpışıyor.
Marka üreten milletler,
Refah içinde yaşıyor.
Vatan sevgisi deyince,
Kabak gibi açıyoruz.
İş göreve gelince,
Köşe, bucak kaçıyoruz.
Zannetme ki savaş bitti,
Savaşın şekli değişti.
Artık savaş meydanında,
Fikirler çarpışıyor.
Marka üreten milletler,
Refah içinde yaşıyor.
İki Alman birleşince,
On birler üretiyor.
İki Türk kavga edip,
Sıfırı tüketiyor.
Zannetme ki savaş bitti,
Savaşın şekli değişti.
Artık savaş meydanında,
Fikirler çarpışıyor.
Marka üreten milletler,
Refah içinde yaşıyor.
Çanakkale’den model alıp,
Hep el ele versek ya!
Yunus’un sevgisiyle,
Düşmanlığı silsek ya!
Zannetme ki savaş bitti,
Savaşın şekli değişti.
Artık savaş meydanında,
Fikirler çarpışıyor.
Marka üreten milletler,
Refah içinde yaşıyor.
Kara gözlükleri çıkarıp,
Mevlanaca baksak ya!
Sinan gibi projelerle,
Zirvelere çıksak ya!
Zannetme ki savaş bitti,
Savaşın şekli değişti.
Artık savaş meydanında,
Fikirler çarpışıyor.
Marka üreten milletler,
Refah içinde yaşıyor.
Anadolu bakir toprak,
Bahçıvanı bekliyor.
Biz sevgi ekmeyince,
Isırganlar çıkıyor.
Zannetme ki savaş bitti,
Savaşın şekli değişti.
Artık savaş meydanında,
Fikirler çarpışıyor.
Marka üreten milletler,
Refah içinde yaşıyor.
Çözümün şifreleri,
İçimizde duruyor.
Sulanmayan fidanlar,
Birer, birer kuruyor.
Zannetme ki savaş bitti,
Savaşın şekli değişti.
Artık savaş meydanında,
Fikirler çarpışıyor.
Marka üreten milletler,
Refah içinde yaşıyor.
NECİP GÜVEN 14 MAYIS 2011
KARANLIĞA KÜFREDECEĞİNE BİR MUM DA SEN YAK
Karanlığa küfretmekle nasıl da kurtuluyorsun
Başkasını suçlamakla çıkar yol buluyorsun
Bu yol çıkmaz sokak , sen bu yolu bırak
Aydınlatmak istiyorsan çevreni
Haydi gencim bir mum da sen yak.
Cehalet bir karanlık , diploma yetmez bak
Diplomayla koltuk dolar, makamlar boşalır bak.
Bu yol çıkmaz sokak , sen bu yolu bırak
Aydınlatmak istiyorsan çevreni
Haydi gencim bir mum da sen yak.
Diplomalı cahiller ülke için bir tuzak,
Bilime sarılarak bu tuzaktan kal uzak.
Bu yol çıkmaz sokak , sen bu yolu bırak
Aydınlatmak istiyorsan çevreni
Haydi gencim bir mum da sen yak.
Mehmet Akif, Arif Hoca, Necip Fazıl hep bunu söyler.
Kulak vermez diriler sanki ölüler dinler.
Bu yol çıkmaz sokak , sen bu yolu bırak
Aydınlatmak istiyorsan çevreni
Haydi gencim bir mum da sen yak.
NECİP GÜVEN 22 TEMMUZ 2010
ŞİİRİN GÜCÜ İLE İLGİLİ GÜZEL SÖZLER!
* Bir kavganın, bir mücadelenin, çiçek açan hayatın dilidir şiir. Zülfü Livaneli
* İyi şiir, insan idrakini tatmin etmez; allak bullak eder. Montaigne
* Şiir; zekâ ülkelerinde, uzun ve üzücü yolculuklardan sonra doğan şeydir.Balzac
* Şiir, konuşma ile susmayı bir araya getirmektedir. Thomas Cariyle
* Şiir sadece hayatın bir delilidir. Hayatınız iyi yanıyorsa şiir sadece küldür.
* Şiir, düşünceyi duygu haline getirinceye kadar, yoğurmaktır. Y.Kemal Beyatlı
* Şiir öyle bir dildir ki başka hiçbir dile çevrilemez. Hatta yazılmış göründüğü dile bile. Jean Cocteau
* Şiir tıpkı bir armağan gibi, beklenmediği bir sırada ansızın çıkagelir. Resul Hamzatov
* Şiir mavi bir gökyüzüdür. Şiir sessiz gecelerin sessiz çığlığıdır. Şiir, sözcüklerle güzel biçimler
kurmak sanatıdır… Hangi sözcük, hangi sözcükle yan yana geldiğinde nasıl bir ışık ortaya çıkar?
Bunu bilmek gerek. C. S. Tarancı
* İnsan tükenir, şiir tükenmez; gökte ki bazı yıldızlar gibi, yerde henüz nuru insanlara vâsıl olmamış
şiirler vardır. C. Şahabettin
* Şairler, söz sultanlarıdır; hekimler saltanatlarını vücut üzerinde kurarlar; şairlerin dil güzelliği ruha
zevk verir; hekimlerin özverileri hastaları iyileştirir. İbni Sina
* Şairin şiiri, onun kişiliğidir; bütün hayatıdır. Bu anlamda şiirsel yapının, neredeyse organik bir şey
olduğunu düşünüyorum. Yaşayan, kımıldayan, soluk alıp veren canlı bir organizma. Ataol
Behramoğlu