12/02/2019
Gençlerimizin ve Çocuklarımızın başarıları neden her geçen gün düşüyor? Neden bilime ve teknolojiye gençlerimizden yeterli ilgi alaka ve katkı yok? Bu soruların cevabını araştırıp problemi çözme yoluna gitmek istediğimizde yolumuz hep aynı noktada kesişiyor: Bağımlılık… Bağımlılık aslında geniş bir kavramdır. Gençlerimizi ve çocuklarımızı içine alan bağımlılıkların başında ise madde ve teknoloji bağımlılığı gelmektedir. Kendilerine hayat içerisinde yer verilmediğini düşünen, kendilerini değersiz hisseden, sevgiden ve ilgiden mahrum, kalplerindeki sevgi çukuru maddi güç ile doldurulmaya çalışılan ve maneviyatla doldurulmamış yavrularımız maalesef bağımlı oluyorlar. Bu konuda öncelikle aileler ve paydaş kurumlara büyük işler düşmektedir. Gerek okullarımızda gerekse de sivil toplum kuruluşlarınca ailelere gerekli farkındalık kazandırılarak ailelerimiz bilinçlendirilmelidir.
Yeşilay’ın bağımlılık konusundaki çalışmaları, kamu spotları ve etkinlikleri takdire şayandır. Yeşilay’ın geliştirdiği yaşam becerileri modülü bağımlılığın engellenmesi bağlamında etkili bir yöntem olarak dikkat çekmektedir. Yine ilgili paydaş kurumlar da önleme, tedavi ve en aza indirme safhalarında büyük bir gayret ve özveri ile çalışmalarını sürdürmektedirler.
Esasında batı paradigmasının bir ürünüdür bağımlılık. Batı paradigması ülkemizi aile yapısını bozarak tehdit etmektedir. Artık küresel dünyada dördüncü büyük güç olarak görülen medya ayağı ile bakmaya kıyamadığımız yavrularımızın küçük yaşlarda asimile etme gayreti içindedirler. Akşam oluğunda her biri bir odaya çekilmiş çocuklar, farklı odada TV izleyen anne ve babalar bu tehlikeli paradigmanın yansımalarıdır. Bu bağlamda maneviyatı güçlü çocuk ve gençler yetiştirmek başlangıç noktamız olmalı, çocuklarımız ve gençlerimiz teknolojiyi bağımlı olmadan yeterince ve gereğince kullanmayı öğrenmeliler. Akabinde başarı da kendiliğinden gelecektir. Aileler olarak biricik yavrularımızın önündeki bu tehlikenin farkında olmalı ve onlara sahip çıkmalıyız. Başlangıç noktamızda aile ortamındaki ilgi, sevgi, sıcaklık ve bilinçlendirme olmalıdır.
Mustafa Gümüş